Hukukumuzda boşanma davaları; çekişmeli boşanma davası ve anlaşmalı boşanma davası olmak üzere iki farklı seçenek bulunmaktadır. Taraflar evlilik birliği sona erdirirken bütün konularda ortak bir paydada uzlaşı sağladıkları takdirde anlaşmalı boşanma davası süreci yürütülebilmektedir. Taraflar arasında bir tek konuda bile uyuşmazlık olması halinde çekişmeli boşanma davası sürecinin yürütülmesi kaçınılmaz olmaktadır.
ANLAŞMALI BOŞANMA DAVASI
Tarafların Anlaşmalı Boşanma Avukatına geldikleri zaman ilk istekleri; hemen boşanmak istiyorum, kaç ayda davam biter, biran önce bitsin gibi istekleri olmaktadır. Bu durumda en önemli husus tarafların boşanmaya ilişkin karşılıklı olarak bütün konularda anlaşmalarına bağlıdır.
Anlaşmalı boşanma davası, çekişmeli boşanma davasına göre uygulama çok daha kısa sürede sonlanmaktadır. Ancak anlaşmalı boşanma davası hukukumuzda belli şartlara tabi tutulmuştur. Bu şartlar 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 166/3 maddesinde;
“Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi hâlinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu hâlde boşanma kararı verilebilmesi için, hâkimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın malî sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Hâkim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü hâlinde boşanmaya hükmolunur. Bu hâlde tarafların ikrarlarının hâkimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz.” Hükmündedir.
Kanun maddesinde de yer aldığı üzere anlaşmalı boşanma davasının şartları şu şekildedir:
1- Evlilik en az 1 yıl sürmüş olmalı,
2- Eşlerin birlikte başvurması(yahut bir eşin başvurusunu diğer eşin kabul etmiş olması),
3- Hakimin tarafları bizzat dinlemesi(tarafların bizzat duruşmada mahkeme salonunda hazırda bulunması gerektiği),
4- Anlaşmalı boşanmaya ilişkin hususların protokole bağlanması, şartlarının bir arada yer alması gerekmektedir.
Yukarıda sayılan şartlardan herhangi birisi gerçekleşmediği takdirde anlaşmalı boşanma davası çekişmeli boşanma davasına dönerek devam etmektedir.
Taraflar anlaşmalı boşanma davasında genellikle kendileri bir protokol hazırlayarak boşanma yolunu tercih etmektedirler. Ancak burada gözden kaçırılan en önemli husus, tarafların ortak beyanları ile hazırlanıp hayat boyu onlarla birlikte süregelecek olan anlaşmalı boşanma protokolünün gereken hassasiyet verilmeden düzenlenmesidir. Bu protokolde gerek maddi-manevi tazminat ve nafaka hususu, gerek müşterek çocuklarının velayetinin düzenlenmesi gerek mal paylaşımının ayrıntıları yer almaktadır. Bu hususların her biri hukuki uzmanlık gerektiren konular olup çalakalem hazırlanması tarafların ömür boyu bunun ceremesini çekmelerine sebebiyet vermektedir. Bu sebeple anlaşmalı boşanma davanız öncesinde, konusunda uzman anlaşmalı boşanma avukatına başvurarak gerekli hukuki destekleri almanız sizler açısından ömür boyu pişmanlıklara sebebiyet vermeye engel oluşturacaktır.
Hukuk büromuz olarak anlaşmalı boşanma davalarında bu sürecin başından itibaren sizlerle birlikte olarak gerek anlaşmalı boşanma protokolünün profesyonellik çerçevesinde hazırlanmasında gerek anlaşmalı boşanma davanızın en hızlı ve isteklerinize eksizsiz bir şekilde cevap verecek bir biçimde sonuçlanması için elimizden gelen hukuki desteği vermek çalışma prensiplerimizin başında gelmektedir.
ÇEKİŞMELİ BOŞANMA DAVASI
Anlaşmalı boşanma davasının aksine tarafların boşanma konusunda her zaman ortak bir paydada buluşması bazen mümkün olmamaktadır. En ufak bir konuda bile anlaşmazlık çıktığı takdirde tarafların gitmek zorunda oldukları yol çekişmeli boşanma davasıdır.
Çekişmeli boşanma davasında, anlaşmalı boşanma davasının aksine ne evlilik birliği içerisinde belli bir sürenin geçirilmiş olması ne tarafların anlaşmaları ne de mahkemede hazır bulunmaları bir zorunluluk değildir.
Çekişmeli boşanma davasında taraflardan birisi tek başına boşanmak istediği takdirde; boşanma sebeplerini ileri sürerek (Boşanma sebepleri bir sonraki yazımızda genel ve özel boşanma sebepleri olarak ayrıntıları ile açıklanmıştır) boşanma talebinde bulunabilirler. Çekişmeli boşanma davasında boşanma sebeplerini iddia eden taraf iddiasını ispatla mükelleftir. Bu sebeple iddiasını ispatlayabilmek için hassas bir şekilde tüm delilleri toplaması ve delillerini boşanma sebepleri ile ilintileyerek davada ileri sürmesi gerekmektedir. İleri sürülen deliller ve iddialar doğrultusunda mahkeme tarafından tarafların evlilik birliğinin sona ermesindeki kusuru araştırılmakta ve kusur doğrultusunda gerek maddi-manevi tazminata gerekse nafakaya hükmedilmektedir. Davacı tarafın iddia ettiği boşanma sebeplerini ve bu sebeplerdeki karşı tarafın kusurunu ispatlaması çekişmeli boşanma davasının en önemli kısmını oluşturmaktadır. Kendini izah edemediği takdirde davacı tarafın birçok sorunla karşı karşıya kaldığı da görülmektedir.
Tarafınıza boşanma davası açıldığında ve herhangi bir kusurunuz olmadığını düşündüğünüzde; davalı olarak karşı tarafın tüm iddialarını çürütmeniz gerekmektedir. Bu sebeple kendisine boşanma davası açıldığında kusurlu olmadığını ve karşı tarafın daha kusurlu olduğunu düşünen davalı eşin, cevap dilekçesi ile başlayan davası sürecinde olayları eksizsiz analiz ederek kusursuz olduğunu mahkemeye ispatlaması gerekmektedir. Kusursuzluğu ispat edemediği takdirde karşı tarafa hem maddi-manevi tazminat hem de nafaka ödemek zorunda kalacaktır. Bu sebeple ister davacı ister davalı olun BOŞANMA DAVALARINDA tecrübeli bir boşanma avukatı ile kişinin kendisini temsil ettirmesi önemlidir.
Hukuk büromuz olarak çekişmeli boşanma davalarında bu sürecin başından itibaren sizlerle birlikte olarak gerek boşanma sebeplerine ilişkin delillerin toplanması ve tahlilinde gerekse taleplerin profesyonellik çerçevesinde hazırlanmasında isteklerinize eksiksiz bir şekilde cevap verecek bir biçimde sonuçlanması için elimizden gelen hukuki desteği vermek çalışma prensiplerimizin başında gelmektedir.